Mülteci Krizleri: Sivil Toplum Kuruluşlarının Rolü

Orta Doğu ve Kuzey Afrika’daki mülteci krizleri, dünya çapında en önemli insani sorunlardan biridir. Tahminlere göre, 2025 yılı itibarıyla bölgede yaklaşık 17 milyon kişi yerinden edilmiş veya vatansız durumda olabilir. Bu durum, mültecilerin temel ihtiyaçlara erişiminde büyük zorluklar yaşadığını ortaya koymaktadır.

Sivil toplum kuruluşları, bu krizle mücadelede önemli bir rol oynamaktadır. Birleşmiş Milletler Mülteci Ajansı UNHCR ile iş birliği içinde çalışan bu kuruluşlar, yardım dağıtımı, kamp yönetimi, okul kurulumu ve mesleki eğitim gibi faaliyetler yürütmektedir. Bu kuruluşlar, mültecilerin yeni yaşam koşullarına uyum sağlama sürecinde destek olmaktadır.

Suriye, Sudan ve Yemen’de Yaşanan Zorluklar

Suriye: 2011’den bu yana devam eden iç savaş, bölgedeki en büyük yerinden edilme krizine neden olmuştur. 2024 yılı itibarıyla, 7.4 milyon kişi ülke içinde yerinden edilmiş, 5 milyon kişi de komşu ülkelerde mülteci olarak hayatını sürdürmektedir. Uluslararası Kurtarma Komitesi IRC, kış aylarında 200.000’den fazla haneye nakit yardım sağlamıştır.

Sudan: Nisan 2023’te başlayan çatışmalar, 6.1 milyon Sudanlıyı ülke içinde yerinden etmiş, 1.5 milyon kişi de komşu ülkelere sığınmıştır. IRC, çocuklar için akut yetersiz beslenme taramaları yapmış ve NRC 1 milyondan fazla kişiye nakit yardımında bulunmuştur.

Yemen: Uzun süredir devam eden çatışmalar, Yemen’de ağır bir insani krize yol açmıştır. UNHCR verilerine göre ülkede 4.5 milyon yerinden edilmiş kişi bulunmaktadır. IRC, MSF, NRC ve Save the Children gibi kuruluşlar, Yemen’deki yardım faaliyetlerine önemli katkılarda bulunmaktadır.

Ortak Zorluklar ve Öneriler

Suriye, Sudan ve Yemen’deki sivil toplum kuruluşları, acil yardım, sağlık hizmetleri, eğitim ve koruma alanlarında faaliyet göstermektedir. Ancak bölgeler arasındaki koordinasyon eksiklikleri ve yetersiz fonlama, hizmetlerin etkin bir şekilde yürütülmesini engellemektedir. Uzmanlar, daha güçlü koordinasyon mekanizmaları oluşturulması, esnek fon anlaşmalarının teşvik edilmesi ve teknolojinin daha etkin kullanımı gibi öneriler sunmaktadır.